[EP-002]

EPOSTER OTURUMU-01 | Tarih ve Saat: 21.10.2010, 18:00 - 19:00 | Salon: EPOSTER SALONU

Nadir Görülen Karsinosarkom Olgu Sunumu

Funda Öztürk1, Koray Aydoğdu1, Gülfidan Dağlı1, Erkmen Gülhan1, Suat Patlakoğlu1, Yetkin Ağaçkıran2, Sadi Kaya1
1Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi; Göğüs Cerrahi Bölümü- Ankara
2Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi; Patoloji Bölümü- Ankara

Akciğerin sarkomatoid karsinomları küçük hücreli dışı akciğer karsinomlarının (KHDAK) sarkom veya sarkom benzeri bileşen içeren ayrı bir tipidir. Oldukça nadir görülen sarkomatoid karsinomlar tüm akciğer tümörlerinin %0.3-1.3 kadarını oluştururlar. Pleomorfik karsinom, iğsi hücreli karsinom, dev hücreli karsinom, karsinosarkom ve pulmoner blastoma olmak üzere patolojik ve morfolojik özelliklerine göre beş gruba ayrılmaktadır.. Karsinosarkomlar histopatolojik olarak malign özellikte epitelyal ve mezenkimal elemanlar içerir. Epitelyal bileşeni küçük hücreli dışı akciğer karsinomu oluşturur ve bu sıklıkla epidermoid karsinomdur (%45-70). Adenokarsinom (%20-31) ve büyük hücreli karsinom (%10) ise daha az sıklıkta görülmektedir. Sarkomatöz bileşen genellikle kötü diferansiye “iğsi hücreli” sarkomdur. Dikkatli inceleme ile hemen her zaman daha spesifik sarkomatöz diferansiyasyon alanları görülür. Bu spesifik sarkomatöz diferansiyasyon alanları sıklıkla rabdomiyosarkom, daha nadir olarak osteosarkom, kondrosarkom veya bunların kombinasyonu şeklinde olabilir. Genel olarak olgular tanı konulduğu sırada 6.-7. dekattadır. Erkeklerde 4 kat daha sık görülür. Karsinosarkom gelişimi sigara kullanımı ile yakın ilişkilidir. Asbest maruziyeti sonucu gelişen vakalar da bildirilmiştir. Erken evre pulmoner karsinosarkom tedavisinde komplet cerrahi rezeksiyon en seçkin yöntemdir. 57 yaşında erkek hasta 1 aydır nefes darlığı, öksürük, terleme ve 10 kg kilo kaybı şikayetiyle hastaneye başvurdu. Çekilen toraks CT’de AC’de kitle saptanması üzerine kliniğimize yatırıldı. Sigara kullanım öyküsü mevcuttu. Fizik muayenesinde solda solunum sesleri azalması dışında diğer bulgular normaldi. Toraks CT:sol alt lobda geniş aerasyon kaybı ile karakterize konsolide atelektazik segment nedeniyle PET-CT çekildi. PetCT’de Sol akciğer alt lobu total kollabe-konsolide eden parankime süperpoze heterojen tarzda yoğun artmış metabolik aktivite tutulumu (SUVmax:15.46) mevcuttu. Mediasten lenf nodlarında düşük yoğunlukta artmış metabolik aktivite tutulumları mevcuttu. Hastanın FOB’unda sol alt lobda EBL izlendi. EBL biyopsi patoloji sonucu KHDAK olarak raporlandı. Bu bulgularla Sol Torakotomi ile alt lobektomi ve lenf nodu diseksiyonu yapıldı. Patoloji sonucu KARSİNOSARKOMA (SKUAMÖZ HÜCRELİ KARSİNOMA + OSTEOSARKOM) ve 1 adet peribronşial (direkt yayılım) lenf nodu metastatik olarak raporlandı. Olgumuzu nadir görüldüğü için literatür eşliğinde sunduk.

GİRİŞ-AMAÇ

Akciğerin sarkomatoid karsinomları küçük hücreli dışı akciğer karsinomlarının (KHDAK) sarkom veya sarkom benzeri bileşen içeren ayrı bir tipidir. Oldukça nadir görülen sarkomatoid karsinomlar tüm akciğer tümörlerinin %0.3-1.3 kadarını oluştururlar.Pleomorfik karsinom, iğsi hücreli karsinom, dev hücreli karsinom, karsinosarkom ve pulmoner blastoma olmak üzere patolojik ve morfolojik özelliklerine göre beş gruba ayrılmaktadır.


OLGU

57 yaşında erkek hasta 1 aydır nefes darlığı, öksürük, terleme ve 10 kg kilo kaybı şikayetiyle hastaneye başvurdu. Çekilen toraks CT’de AC’de kitle saptanması üzerine ileri tetkik ve tedavi için kliniğimize yatırıldı. Sigara kullanım öyküsü mevcuttu. Fizik muayenesinde solda solunum sesleri azalması dışında diğer bulgular normaldi.


YÖNTEM-GEREÇLER

Toraks CT' de sol alt lobda geniş aerasyon kaybı ile karakterize konsolide atelektazik segment nedeniyle PET-CT çekildi. PetCT’de Sol akciğer alt lobu total kollabe-konsolide eden parankime süperpoze heterojen tarzda yoğun artmış metabolik aktivite tutulumu (SUVmax:15.46) mevcuttu. Mediasten lenf nodlarında düşük yoğunlukta artmış metabolik aktivite tutulumları mevcuttu. Hastanın FOB’unda sol alt lobda EBL izlendi.




PET CT Görüntüsü

Sol akciğer alt lobu total kollabe-konsolide eden parankime süperpoze heterojen tarzda yoğun artmış metabolik aktivite tutulumu (SUVmax:15.46)


Toraks Bilgisayarlı Tomografi Görüntüsü

Sol alt lobda geniş aerasyon kaybı ile karakterize konsolide atelektazik segment


BULGULAR

Hastanın FOB’unda sol alt lobda EBL izlendi. EBL biyopsi patoloji sonucu KHDAK olarak raporlandı. Bu bulgularla Sol Torakotomi ile alt lobektomi ve lenf nodu diseksiyonu yapıldı. Patoloji sonucu KARSİNOSARKOMA (SKUAMÖZ HÜCRELİ KARSİNOMA + OSTEOSARKOM) ve 1 adet peribronşial (direkt yayılım) lenf nodu metastatik olarak raporlandı.




patoloji görüntüsü



TARTIŞMA

Karsinosarkomlar histopatolojik olarak malign özellikte epitelyal ve mezenkimal elemanlar içerir. Epitelyal bileşeni küçük hücreli dışı akciğer karsinomu oluşturur ve bu sıklıkla epidermoid karsinomdur (%45-70). Adenokarsinom (%20-31) ve büyük hücreli karsinom (%10) ise daha az sıklıkta görülmektedir. Sarkomatöz bileşen genellikle kötü diferansiye “iğsi hücreli” sarkomdur. Dikkatli inceleme ile hemen her zaman daha spesifik sarkomatöz diferansiyasyon alanları görülür. Bu spesifik sarkomatöz diferansiyasyon alanları sıklıkla rabdomiyosarkom, daha nadir olarak osteosarkom, kondrosarkom veya bunların kombinasyonu şeklinde olabilir.


SONUÇLAR

Genel olarak olgular tanı konulduğu sırada 6.-7. dekattadır. Erkeklerde 4 kat daha sık görülür. Karsinosarkom gelişimi sigara kullanımı ile yakın ilişkilidir. Asbest maruziyeti sonucu gelişen vakalar da bildirilmiştir. Erken evre pulmoner karsinosarkom tedavisinde komplet cerrahi rezeksiyon en seçkin yöntemdir. Bizim olgumuz patolojik ve morfolojik özelliklerine göre karsinosarkoma ve epitelyal bileşeni epedermoid karsinom ve sarkomatoid bileşeni ise osteosarkoma idi. Biz olgumuzda sol posterolateral torakotomi ile sol alt lobektomi ile mediasten lenf nodu diseksiyonu uyguladık. Olgumuzu nadir görüldüğü için literatür eşliğinde sunduk.