[EP-004]EPOSTER OTURUMU-01 | Tarih ve Saat: 21.10.2010, 18:00 - 19:00 | Salon: EPOSTER SALONUHemotoraks komplikasyonu ile başvuran plevranın dev soliter fibröz tümörüSerdar Şen1, Ekrem Şentürk1, Ertan Yaman1, Salih Çokpınar1, İbrahim Meteoğlu2 1Adnan Menderes Üniversitesi,Tıp Fakültesi,Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı, Aydın
2Adnan Menderes Üniversitesi,Tıp Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, Aydın
GİRİŞ: Soliter fibröz tümörler (SFT) %80 oranında viseral plevradan köken alan nadir büyüyen Benign tümörlerdir. Klinik olarak hastaların çoğu asemptomatik olup; semptomatik olgularda tümörün büyüklüğüne ve yerleşimine bağlı olarak öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve enfeksiyon kaynağı olmadan gelişen ateş en sık semptomlardır.
AMAÇ: Çalışmamızda masif hemotoraks koplikasyonu ile prezente plevranın dev soliter fibröz tümörü olgusunu paylaşmayı amaçladık.
OLGU SUNUSU: 6 yıldır devam eden öksürük ve nefes darlığı şikâyeti olan 67 yaşında kadın hasta şikâyetlerinin artması üzerine kliniğimize başvurmuştu. Akciğer grafisinde sol hemitoraksı tamamen kaplayan kitle ve plevral efuzyon görünümü mevcuttu. (Resim 1 ). Toraks BT de sol hemitoraksta tüm hemitoraksı dolduran 17x10 cm solid dansitede lobule konturlu, iyi sınırlı plevral orijinli kitle saptandı. (Resim 2). Torasentezinde serohemorajik vasıflı transuda ile uyumlu sıvı alındı. Olguya US eşliğinde TTİİA biopsi yapıldı. Histopatolojik incelemede; Benign natürlü fibröz tümör olarak bildirildi.
Bu bulgularla olguda operasyon kararı alındı. Sol torakotomi ile eksplorasyonda diafragmaya yapışık 20x10 cm çaplı kitle görüldü. Kitle diafragma ve toraks duvarından diseksiyonla ayrılarak eksize edildi. 1650 gram ağırlığında ve düzgün sınırlı kitle histopatolojik incelemeye gönderildi. (Resim 3). Sonuç plevranın soliter fibroz tümörü ile uyumlu bildirildi. 8. günde hasta sorunsuz olarak taburcu edildi.
(Resim 4).
TARTIŞMA: SFT ler çoğunlukla plevral kökenli olabildiği gibi parietal, diyafragmatik ya da mediasteni döşeyen plevranın submezoteliyal konnektif doku hücrelerinden köken alırlar. Olgumuzda uzun süreli öksürük ve nefes darlığı şikâyeti mevcuttu, ancak kliniğimize yatış endikasyonu masif hemotoraks nedeniyle olmuştu ve hemotoraks drenajı sonrası kitle saptanmıştı. Soliter fibröz tümör tanısında öykü, fizik muayene, rutin kan tetkikleri ve radyolojik inceleme tümörün saptanmasında önemlidir. BT ve MR ile tümörün şekli, yapısı, çevre dokularla ilişkisi ve rezektabilitesi ayrıntılı ortaya konabilmektedir. Radyolojik incelemede SFT genellikle iyi sınırlı, homojen ve yuvarlak kitle olarak görülür. Nadir olarak plevral efuzyon da saptanabilir.
Sonuç olarak, plevranın soliter fibröz tümörünün nadir görülmesi ve noninvaziv yöntemlerle tanı şansının düşük olması ya da komplikasyona neden olabilmesi nedeni ile hastalar histopatolojik inceleme ve tam kür için torakotomi ile total eksizyon önerilmelidir. Olgumuzda olduğu gibi masif hemotoraks gelişebileceği hayatı tehdit edici komplikasyonların oluşabileceği unutulmamalıdır. GİRİŞ-AMAÇ | Soliter fibröz tümörler (SFT) %80 oranında viseral plevradan köken alan nadir büyüyen benign tümörlerdir. Klinik olarak hastaların çoğu asemptomatik olup; semptomatik olgularda tümörün büyüklüğüne ve yerleşimine bağlı olarak öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve enfeksiyon kaynağı olmadan gelişen ateş en sık semptomlardır.
Çalışmamızda masif hemotoraks komplikasyonu ile prezente plevranın dev soliter fibröz tümörü olgusunu paylaşmayı amaçladık.
|
OLGU | Altı yıldır devam eden öksürük ve nefes darlığı şikâyeti olan 67 yaşında kadın hasta; şikâyetlerinin artması üzerine kliniğimize başvurmuştu. Akciğer grafisinde sol hemitoraksı tamamen kaplayan kitle ve plevral efuzyon görünümü mevcuttu. (Resim 1 ). Toraks BT de sol hemitoraksta tüm hemitoraksı dolduran 17x10 cm solid dansitede lobule konturlu, iyi sınırlı plevral orijinli kitle saptandı. (Resim 2). Torasentezinde serohemorajik vasıflı transuda ile uyumlu sıvı alındı. Olguya USG eşliğinde TTİİA biopsi yapıldı. Histopatolojik incelemede; Benign natürlü fibröz tümör olarak bildirildi.
Resim 1
 Akciğer grafisinde masif hemotoraks
Resim 2
 Bt de dev kitle görünümü
Resim 3
 Kitlenin makroskopik görünümü
Resim 4 a,b
 Histopatolojiik inceleme sonucu; Kesitlerde kollajenden zengin stromada küçük nükleuslu, belirsiz nükleollü igsi, uniform hücrelerden olusan hiposellüler alanlar; ve nükleol belirginligi izlenen igsi hücrelerden olusan hipersellüler alanlar görüldü. (H&E, x200).
|
YÖNTEM-GEREÇLER | Bu bulgularla olguda operasyon kararı alındı. Sol torakotomi ile eksplorasyonda diafragmaya yapışık 20x10 cm çaplı kitle görüldü. Kitle diafragma ve toraks duvarından diseksiyonla ayrılarak eksize edildi. 1650 gram ağırlığında ve düzgün sınırlı kitle histopatolojik incelemeye gönderildi. (Resim 3). Sonuç plevranın soliter fibroz tümörü ile uyumlu bildirildi. 8. günde hasta sorunsuz olarak taburcu edildi. (Resim 4).
|
TARTIŞMA | SFT ler çoğunlukla plevral kökenli olabildiği gibi parietal, diyafragmatik ya da mediasteni döşeyen plevranın submezoteliyal konnektif doku hücrelerinden köken alırlar. Olgumuzda uzun süreli öksürük ve nefes darlığı şikâyeti mevcuttu, ancak kliniğimize yatış endikasyonu masif hemotoraks nedeniyle olmuştu ve hemotoraks drenajı sonrası kitle saptanmıştı. Soliter fibröz tümör tanısında öykü, fizik muayene, rutin kan tetkikleri ve radyolojik inceleme tümörün saptanmasında önemlidir. BT ve MR ile tümörün şekli, yapısı, çevre dokularla ilişkisi ve rezektabilitesi ayrıntılı ortaya konabilmektedir. Radyolojik incelemede SFT genellikle iyi sınırlı, homojen ve yuvarlak kitle olarak görülür. Nadir olarak plevral efuzyon da saptanabilir.
|
SONUÇLAR | Sonuç olarak, plevranın soliter fibröz tümörünün nadir görülmesi ve noninvaziv yöntemlerle tanı şansının düşük olması ya da komplikasyona neden olabilmesi nedeni ile hastalar histopatolojik inceleme ve tam kür için torakotomi ile total eksizyon önerilmelidir. Olgumuzda olduğu gibi masif hemotoraks gelişebileceği hayatı tehdit edici komplikasyonların oluşabileceği unutulmamalıdır.
Anahtar Kelimeler: Hemotoraks; Plevral neoplazm; Soliter fibröz tümör; Torakotomi.
|
|