[EP-030]

EPOSTER OTURUMU-02 | Tarih ve Saat: 21.10.2010, 18:00 - 19:00 | Salon: EPOSTER SALONU

Solid yapıdaki Soliter Pulmoner Nodüle preoperatif tanısal yaklaşımın değerlendirilmesi

Yelda Çeviker, Mustafa Hikmet Özhan
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları

Soliter pulmoner nodül (SPN) tanısı konan hastalarda dikkatli bir radyolojik değerlendirme sonrasında uygulanacak tanısal yaklaşım çeşitli merkezlerde farklı olabilmektedir. Bu çalışmada amaç radyolojik olarak solid yapıdaki SPN olgularında herhangi bir histopatolojik inceleme yapılmadan tanısal cerrahiye yönlendirilen olgularla histopatolojik değerlendirmeye yönlendirilerek cerrahiye verilen olguları karşılaştırmaktır. Kliniğimizde Temmuz 2009-2010 tarihleri arasında tetkik edilen 42 olgu (Erkek/kadın:30/12; ort yaş 59.6±9) retrospektif olarak incelenmiştir. Tanı ve tedavi amaçlı direkt cerrahiye 13 (%31) olgu (Grup 1) gönderilmiş, 29 olgu ise (%69) (Grup 2) bronkoskopi, transtorasik ince iğne aspirasyon biyopsisi (TTİİAB), takip Toraks BT, PET/BT gibi ileri inceleme yöntemlerine başvurulmuştur. Tüm SPN olgularında malign hastalık 29 olguda (%69) saptanmıştır. Grup 1 olgularda malign hastalık 12 (%92) olguda, Grup 2’de ise 17 (%58) olguda malign hastalık saptanmıştır (p:0,035). Preoperatif olarak malign veya kuşkulu olarak değerlendirilen ve cerrahi sonrası tanı doğrulanan Grup 2 olgu sayısı 11/29 (%37)'dir. Preoperatif benign veya yetersiz tanı olarak değerlendirilen 6/18 (%33) olguda cerrahi sonrası tanı malign, 11/18 (%61) olguda cerrahi veya takip ile benign hastalık tanısı konmuş ve 1/18 olgu takip dışı kalmıştır. Tüm SPN olgularında cerrahi uygulanan olgu sayısı 33/42 (%79) olup, 4 olgu cerrahi öncesi malign hastalık saptanmasına rağmen cerrahiyi kabul etmeme veya medikal nedenlerden inoperabl olması nedeniyle, 1 olgu takipsiz kalması ve 4 olgunun ise takip ile benign hastalık olarak düşünülerek cerrahi dışı bırakıldığı izlenmiştir. Grup 1 olguların hepsi hastanede yatarak, Grup 2’deki olguların ise 1’si hariç diğerleri hastanede yatarak takip edilmiştir. Hastanede yatarak tedavi gören Grup 1 olgularında hastanede yatış süresi ortalama 11.76±4.22 gün, Grup 2’de ise 17±12.21 gün olarak saptanmıştır ( p:0,09). Sonuç olarak solid yapıdaki soliter pulmoner nodüle yaklaşımda preoperatif radyolojik değerlendirme ile malign hastalık düşünülen hastalarda biyopsi ve diğer ileri incelemelerin tanısal olarak etkinliği sınırlı olup, hastane yatış sürelerini uzatmaktadır. SPN olarak değerlendirilip ileri incelemelere alınan olguların ise 1/3'ünde tanı yetersiz veya yanlış negatif olarak bulunabilmektedir.

GİRİŞ-AMAÇ

Soliter pulmoner nodül (SPN) atelektazi ve lenfadenopati olmaksızın 3 cm’den küçük, normal akciğer parankimi ve/veya visseral plevrayla çevrili tek, yuvarlak lezyonlardır. Tüm akciğer grafilerinin %0.09-0.2’sinde SPN saptanabilir. (AJRCCM 2000; 162: 782-7) Malign, enfeksiyöz, inflamatuvar, vasküler, travmatik, konjenital nedenlere bağlı olabilir. Olguların % 35’inde neden primer akciğer kanseri, %23’ünde soliter metastaz gibi malign patolojilerdir. (Chest 1999; 116: 523-4)

Soliter pulmoner nodül tanısı konan hastalarda dikkatli bir radyolojik değerlendirme sonrasında uygulanacak tanısal yaklaşım çeşitli merkezlerde farklı olabilmektedir.

Bu çalışmada amaç radyolojik olarak solid yapıdaki SPN olgularında herhangi bir histopatolojik inceleme yapılmadan tanısal cerrahiye yönlendirilen olgularla histopatolojik değerlendirmeye yönlendirilerek cerrahiye verilen olgular karşılaştırmaktır.


YÖNTEM-GEREÇLER

Kliniğimizde Temmuz 2009-2010 tarihleri arasında tetkik edilen 42 olgu

(Erkek/kadın: 30/12; ortalama yaş 59.6±9) retrospektif olarak incelenmiştir.


BULGULAR

Tanı ve tedavi amaçlı direkt cerrahiye 13 (%31) olgu (Grup 1) gönderilmiş, 29 olgu ise (%69) (Grup 2) bronkoskopi, transtorasik ince iğne aspirasyon biyopsisi (TTİİAB), takip toraks BT, PET/BT gibi ileri inceleme yöntemlerine başvurulmuştur. Grup 1 ve 2’nin demografik verileri tablo 1’de verilmiştir.

Tüm SPN olgularında malign hastalık 29 olguda (%69) saptanmıştır. Grup 1 olgularda malign hastalık 12 (%92) olguda, Grup 2’de ise 17 (%58) olguda malign hastalık saptanmıştır (p:0,035). Preoperatif olarak malign veya kuşkulu olarak değerlendirilen ve cerrahi sonrası tanı doğrulanan Grup 2 olgu sayısı 11/29 (37)'dir. Preoperatif benign veya yetersiz tanı olarak değerlendirilen 6/18 (%33) olguda cerrahi sonrası tanı malign, 11/18 (%61) olguda cerrahi veya takip ile benign hastalık tanısı konmuş ve 1/18 olgu takip dışı kalmıştır. Tüm SPN olgularında cerrahi uygulanan olgu sayısı 33/42 (%79) olup, 4 olgu cerrahi öncesi malign hastalık saptanmasına rağmen cerrahiyi kabul etmeme veya medikal nedenlerden inoperabl olması nedeniyle, 1 olgu takipsiz kalması ve 4 olgunun ise takip ile benign hastalık olarak düşünülerek cerrahi dışı bırakıldığı izlenmiştir. (Şekil 1)

Grup 1 olguların hepsi hastanede yatarak, Grup 2’deki olguların ise 1’si hariç diğerleri hastanede yatarak takip edilmiştir. Hastanede yatarak tedavi gören Grup 1 olgularında hastanede yatış süresi ortalama 11.76±4.22 gün, Grup 2’de ise 17±12.21 gün olarak saptanmıştır (p:0,09). (Şekil 2)




Tablo 1: Demografik veriler
CinsiyetYaş ortalaması
Grup 14 Kadın
9 Erkek
61.3 ± 8
Grup 28 Kadın
21 Erkek
57.8 ± 10


Şekil 1: Grup 1 ve 2 Benign-Malign Olgu Sayıları



Şekil 2: Hastaneye yatış süresi



SONUÇLAR

Sonuç olarak solid yapıdaki soliter pulmoner nodüle yaklaşımda preoperatif radyolojik değerlendirme ile malign hastalık düşünülen hastalarda biyopsi ve diğer ileri incelemelerin tanısal olarak etkinliği sınırlı olup, hastane yatış sürelerini uzatmaktadır. SPN olarak değerlendirilip ileri incelemelere alınan olguların ise 1/3'ünde tanı yetersiz veya yanlış negatif olarak bulunabilmektedir.