[EP-068]

EPOSTER OTURUMU-05 | Tarih ve Saat: 21.10.2010, 18:00 - 19:00 | Salon: EPOSTER SALONU

Dev Büle Sistofiks Kateter ve Rifamycin Uygulaması

İsa Döngel1, Mehmet Bayram2, Salih Yıldırım3
1Sivas Numune, Hastanesi Göğüs Cerrahisi, Sivas
2Sivas Numune, Hastanesi Göğüs Hastalıkları, Sivas
3Sivas Numune, Hastanesi Anestezi Kliniği, Sivas

Bilateral büllöz akciğer hastalığı nedeniyle takip edilen 53 yaşında erkek hasta kliniğimiz acil servisine ileri derecede solunum yetmezliği şikayeti ile başvurdu. Fizik muayenede genel durumu kötü, siyanoze, şuur bulanık, dispneik, yüzeyel solunumu mevcuttu. Pulse oksimetri saturasyonu 47 olarak ölçüldü. Öz geçmişinde KOAH, büllöz akciğer nedeniyle oksijene bağımlı, yılda 4’den fazla hastaneye yatış öyküsü mevcut. Acil serviste pnömotoraks bül ayrımı yapmak için toraks BT çektirildi, sağ bazalde daha belirgin bilateral akciğerlerde dev büller görüldü. Komşu parankimin kompresyona bağlı atelaktazik olduğu görüldü. Fakat diğer akciğer parankiminde ciddi amfizamatöz yapıların olmadığı, bu nedenle klinik durumun büllöz akciğere sekonder olduğu düşünüldü. Hastanın mevcut durumu ile cerrahi müdahaleyi kaldıramayacağı için sağdaki dev bül içerisine sistofiks kateter takılmasına karar verildi. Hastaya amaliyathane şartlarında sağdaki dev bülün içerisine toraks duvarı ile direk irtibatlı olduğu bölgeden 9 F Sistofiks kateter takıldı. İlk etapta pnömotoraks gelişmeden dev bülün tama yakın söndüğü hastanın klinik olarak rahatladığı gözlendi. Siyanozu düzeldi pulse oksimetri saturasyonu 90’a yükseldi. Sistofiks kateterden hava kaçağı ilk etapta belirgin iken bülün sönmesinden sonra azaldı, sonra sistofix kateterden 20mg/kg’dan rifamycin serum fizyolojik ile dilüe edilerek bir hafta uygulandı. Günlük PA akciğer grafisi takibinde dev bülün tamamen fibrozise gittiği gözlendi. Hastanın takibinde klinik ve radyolojik olarak düzeldiği, günlük işlerini rahat yapabildiği, yatağa bağımlılıktan kurtulduğu, son 6 ay içerisinde hastaneye yatmadığı, 6. aydaki kontrol BT’sinde sağdaki bülün tama yakın söndüğü gözlendi. Sonuç olarak açık cerrahinin kontrendike olduğu ciddi solunum yetmezliği ile başvuran hastalarda, bül ile toraks duvarı arasında parankim mevcut değil ise sistofiks kateter takılması ve fibrozan madde olarak rifamycin uygulanması alternatif bir seçenek olabilir.

OLGU

Bilateral büllöz akciğer hastalığı nedeniyle takip edilen 53 yaşında erkek hasta kliniğimiz acil servisine ileri derecede solunum yetmezliği şikayeti ile başvurdu. Fizik muayenede genel durumu kötü, siyanoze, şuur bulanık, dispneik, yüzeyel solunumu mevcuttu. Pulse oksimetri saturasyonu 47 olarak ölçüldü. Öz geçmişinde KOAH, büllöz akciğer nedeniyle oksijene bağımlı, yılda 4’den fazla hastaneye yatış öyküsü mevcut. Acil serviste pnömotoraks bül ayrımı yapmak için toraks BT çektirildi, sağ bazalde daha belirgin bilateral akciğerlerde dev büller görüldü. Komşu parankimin kompresyona bağlı atelaktazik olduğu görüldü. Fakat diğer akciğer parankiminde ciddi amfizamatöz yapıların olmadığı, bu nedenle klinik durumun büllöz akciğere sekonder olduğu düşünüldü. Hastanın mevcut durumu ile cerrahi müdahaleyi kaldıramayacağı için sağdaki dev bül içerisine sistofiks kateter takılmasına karar verildi. Hastaya amaliyathane şartlarında sağdaki dev bülün içerisine toraks duvarı ile direk irtibatlı olduğu bölgeden 9 F Sistofiks kateter takıldı. İlk etapta pnömotoraks gelişmeden dev bülün tama yakın söndüğü hastanın klinik olarak rahatladığı gözlendi. Siyanozu düzeldi pulse oksimetri saturasyonu 90’a yükseldi. Sistofiks kateterden hava kaçağı ilk etapta belirgin iken bülün sönmesinden sonra azaldı, sonra sistofix kateterden 20mg/kg’dan rifamycin serum fizyolojik ile dilüe edilerek bir hafta uygulandı. Günlük PA akciğer grafisi takibinde dev bülün tamamen fibrozise gittiği gözlendi. Hastanın takibinde klinik ve radyolojik olarak düzeldiği, günlük işlerini rahat yapabildiği, yatağa bağımlılıktan kurtulduğu, son 6 ay içerisinde hastaneye yatmadığı, 6. aydaki kontrol BT’sinde sağdaki bülün tama yakın söndüğü gözlendi. Sonuç olarak açık cerrahinin kontrendike olduğu ciddi solunum yetmezliği ile başvuran hastalarda, bül ile toraks duvarı arasında parankim mevcut değil ise sistofiks kateter takılması ve fibrozan madde olarak rifamycin uygulanması alternatif bir seçenek olabilir.




Figür 1

Figür 1A sistofiks öncesi, 1B sistofiks sonrası PA Akciğer grafileri


Figür 2

Figür 2A sistofiks öncesi, 2B sistofiks sonrası Toraks BT görüntüleri