4 Şubat 2021 Dünya Kanser Günü Basın Bildirisi
Dünya Kanser Günü ilk kez 2005 yılında Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından düzenlenmiştir. Her yıl 4 Şubat Dünya Kanser Gününde Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) ve ortak kuruluşların birlikte yürüttüğü, milyonlarca ölüme neden olan ve pek çoğu önlenebilir olan bir hastalığa karşı toplumsal bilinci artırmak amacıyla tüm dünyada kampanyalar düzenlenmektedir.
Kanser hastalığı uzun süreçli, hasta ve çevresinin tüm yaşam koşullarında değişiklikler gerektiren, yorucu bir hastalıktır. Dünyada tüm nedenlere bağlı ölümlerde bölgesel değişiklikler olmakla birlikte 3. Sırada yer almaktadır. Erkeklerde en sık akciğer ve prostat kanseri görülürken, kadınlarda en sık meme kanseri görülür.
Kanser önlenebilir bir hastalıktır. Bir hastalığı önleyebilmek için nedenlerini bilmek ve onlardan kaçınmak gerekir. Tütün ve tütün ürünleri kullanımı, başta akciğer kanseri olmak üzere tüm kanserler için başlıca risk faktörüdür. Hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme diğer önlenebilir risk faktörleridir. Paketlenmiş gıdalarla beslenme, meyve ve sebzeden fakir diyet, alkol kullanımının artması kanser riskini artırmaktadır. Radon başta olmak üzere radyasyon maruziyeti ve mesleki maruziyet de günümüzde giderek artan risk faktörleridir.
Kanserde erken teşhis hayat kurtarıcıdır. Hastalar belirtilerin ne kadar çabuk farkına varır ve hekim başvurusu olursa, tedavi süreci de o oranda başarılı seyretmektedir. Herhangi bir belirti vermeden de kanser teşhisi yapılabilmesini sağlayan tarama programları da mevcuttur. Ülkemizde de bunun için Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) aktif olarak çalışmaktadır. Bu konuda farkındalık artırılmalı, insanlar bu yönde bilinçlendirilmelidir. Kadınlarda meme ve rahim kanseri, erkeklerde prostat kanseri ve her iki cinsiyette özellikle kalın bağırsak ve akciğer kanseri açısından tarama testleri farklı yaş gruplarında önerilmektedir. Kanser önlenmesine ayrılacak maliyet, tedavi ve sonrası için harcanacak maliyetten çok daha düşük olacaktır. Sağlık yönetimi de bu yönde geliştirilmelidir.
Pandeminin yaklaşık bir yıldır stres ve evde hareketsiz yaşamı artırması, beslenme alışkanlıklarında değişiklik yapmasının kanser hastalığı üzerindeki etkileri ilerleyen dönemlerde mutlaka daha net anlaşılacaktır. Ancak bu dönemde belirtisi olan hastaların hastanelere başvurmaktan kaçındığını görmekteyiz. İnsanların kansere bağlı değişiklikler ve belirtiler yönünden bilinçlendirilmesi, tetkik için doğru şekilde yönlendirilmesi yönünde çalışmalar yapılması gerekmektedir.
Ülkemizde her yıl 200.000 kişiye kanser tanısı konmaktadır. Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği olarak kanserin önlenmesi ve erken teşhis için halkımızı bilgilendirmeyi görev bilmekteyiz.
TÜSAD Akciğer Kanseri Çalışma Grubu