Dünya KOAH günü Basın Bildirisi

TÜSAD DÜNYA KOAH GÜNÜ’NDE HATIRLATTI

KOAH’a yol açan risk faktörlerine dikkat!

Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), dünya genelinde artış gösteren KOAH’ın milyonlarca insanı tehdit ettiğine dikkat çekti. 2050 yılında dünya genelinde KOAH’tan etkilenen hasta sayısının 600 milyona ulaşacağına ilişkin öngörüleri paylaşan TÜSAD KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Esra Ertan Yazar, KOAH’ın en önemli sebebinin tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı olduğunu belirtirken, KOAH’ta diğer risk faktörlerinin de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Yazar, çocukluk çağı solunumsal problemlerinden, soba dumanına, mesleki toz ve kimyasallara maruziyete kadar başka riskler bulunduğunu da hatırlattı.

19 Kasım Dünya KOAH Günü nedeniyle bir açıklama yapan Türkiye Solunum Araştırmaları Derneği (TÜSAD), Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığının (KOAH) milyonlarca insanı etkileyen bir hastalık olduğunu belirterek, ihmal edilmemesi gerektiğine dikkat çekti. KOAH’ın alınacak bazı önlemlerle önlenebilir ve erken tanı konduğunda sonuçları iyileştirilebilir bir hastalık olduğuna dikkat çeken TÜSAD KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Esra Ertan Yazar, sigaranın yanı sıra diğer risk faktörleri hakkında da bilgi verdi.

DÜNYA GENELİNDE ARTIŞ YAŞANIYOR
KOAH’ın dünyada görülme sıklığının giderek arttığını aktaran TÜSAD KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Esra Ertan Yazar, şu bilgileri verdi: “2050 yılında dünya genelinde KOAH hastalarının sayısının 600 milyona ulaşması beklenirken, görülme sıklığının da kadınlarda ve düşük gelir seviyeli ülkelerde daha belirgin olacağı öngörülüyor. 1990 yılında KOAH ile ilişkili ölümlerin sayısı 2,5 milyon iken, bu rakam 2021 yılında 3,72 milyona yükselmiş ve yaşa göre standardize edilmiş ölüm oranı da yüzde 37,1 oranında artmış durumda.”

KOAH ‘DOĞAL” SONUÇ DEĞİL!
Prof. Dr. Yazar, KOAH’ın özellikle risk gruplarında takip edilmesinin ve erken evrede saptanmasının hastaların yaşam süresini ve kalitesini artırdığını belirterek, şunları aktardı: “Ne yazık ki birçok kişi hastalığın belirtilerini “sigaranın doğal etkisi” veya “yaşlanmanın sonucu” gibi düşünerek doktora geç başvuruyor. Ayrıca düşük doğum ağırlığı, çocukluk çağı solunum yolu enfeksiyonları, ebeveynlerin sigara içmesi, iç ve dış ortam kirliliği gibi KOAH’a yol açan sigara dışı risk faktörleri de çoğu zaman göz ardı ediliyor. Dış ortam hava kirliliği, kapalı ve iyi havalandırılmayan bir ortamda soba veya şömine dumanına maruz kalma, mesleki toz ve kimyasallar da KOAH gelişiminde önemli risk faktörleri arasında yer alıyor.”

SİGARA EN ÖNEMLİSİ AMA TEK FAKTÖR DEĞİL
KOAH’ın en önemli sebebinin sigara olduğunu, ancak tek sebebin bu olmadığını hatırlatan Yazar, açıklamalarına şöyle devam etti: “KOAH’lı bireyler uzun yıllardır sigara içmekten kaynaklanan, kendisinin sebebiyet verdiği bir hastalığa sahip olma damgasıyla yaşadılar. KOAH'a yol açabilen sigara dışındaki diğer nedenler daha iyi iletilebilir, anlaşılabilir ve tanınabilirse şefkat, destek ve araştırma fonu dünya genelinde artırılabilir. Bu araştırma ve geliştirme çalışmaları ile hastalığın amansız yüküne katkıda bulunan faktörleri belirlemek, önlemek ve daha etkili ilaç ve ilaç dışı tedavileri geliştirmek mümkün olacaktır.”

UZUN SÜREN ÖKSÜRÜKLERİ İHMAL ETMEYİN
Sigara ve tütün ürünleri kullanan, ayrıca sigara dışı risk faktörlerine maruz kalan bireyler eğer uzun süren öksürük, balgam çıkarma, eforla nefes darlığı, hırıltılı solunum, sık tekrarlayan ve uzun süren solunum yolu enfeksiyonları gibi durumlar yaşarsa mutlaka doktora başvurmalı. Göğüs hastalıkları polikliniklerinde kolayca uygulanabilen ve hemen sonuç veren spirometri (Solunum Fonksiyon Testi) ile KOAH erken aşamada tanınabilir ve böylece tedavi başarısı önemli ölçüde arttırılabilir.